Hadis No : 1452
Ravi: İbnu Ömer
Tanım: (Babam) Hz. Ömer (ra) buyurdu ki: “Kim cemretu’l-Akabe’ye taşını atar, sonra traş olur veya kısaltır ve de -yanında olduğu takdirde- kurbanını keserse, kendisine ihramlı iken haram olanlardan -kadına temas ve koku hariç- hepsi helal olur. Bunların haramlığı Beytullah’a yapacağı ifaza tavafına kadar devam eder. İfaza yapınca onlar da helal olur.”
Kaynak: Muvatta, Hacc 221, (1, 410)
Hadis No : 1453
Ravi: İbnu Abbas
Tanım: Bir kimse cemretü’l-Akabe’ye taşını attı mı kendisine -kadın dışında- haram olan her şey helal olur.” Onun bu sözü üzerine: “Ya koku? (o da mı helal olur?)” diye soruldu. Dedi ki: “Gerçekten ben Resulullah (sav)’ı misk sürünürken gördüm. Yoksa o koku değil miydi?”
Kaynak: Nesai, Hacc, 231, (5, 277); İbnu Mace, Menasik 70, (3041)
Hadis No : 1454
Ravi: Ümmü Seleme
Tanım: (Veda haccında) yevm-i nahnn gecesinde Resulullah (sav)’la beraber olma nöbeti bende idi. O akşam, Vehb İbnu Zem’a ve beraberinde Ebu Ümeyye ailesinden bir adam olduğu halde, kamislerini giymiş olarak yanımıza geldiler. Resulullah (sav), Vehb (ra)’e: “Sen ifaza tavafını yaptın mı Ey Ebu Abdillah?” diye sordu. Vehb: “Hayır! Vallahi ey Allah’ın Resulü, yapmadım!” deyince, Resulullah (sav): “Öyleyse şu kamisi çıkar!” dedi. Vehb, onu başından çıkardı. Arkadaşı da kamisini basından çıkardı. Sonra Vehb sordu: “Niçin (çıkarıyoruz) Ey Allah’ın Resulü?” “Çünkü bugün, cemreye taş attığınız takdirde ihramdan çıkmanıza, yani size haram edilen her şeyin -kadın hariç- helal olmasına ruhsat tanındı. Eğer siz, Beytullah’ı tavaf etmeden akşama girerseniz, cemretü’l-Akabe’ye taş atmazdan önceki gibi haram olursunuz, bu hal Beytullah’ı tavaf edinceye kadar devam eder” diye cevap verdi.
Kaynak: Ebu Davud, Menasik 83, (1999)
Hadis No : 1455
Ravi: İbnu Abbas
Tanım: Beytullah’ı hacc maksadıyla olsun, başka maksadla olsun, her kim tavaf ederse tahallül etmiş (ihram yasaklarından çıkmış) olur.” (İbnu Abbas’ın bu sözünü nakleden) Ata’ya: “Bunu neye dayanarak söylüyor?” diye soruldu. Şu cevabı verdi: “Cenab-ı Hakk’ın şu sözüne dayanarak: “Sonra varacakları yer Beyt-i Atik’a müntehidir” (Hacc 33). Kendisine şu cevap verildi: “Ama bu, Arafat’ta vakfeye durulduktan sonra olacaktır.” Ata bu cevap üzerine açıkladı: “İbnu Abbas (ra) bunun Arafat vakfesinden önce ve sonra olacağını söylerdi. Bu hükmü, Hz. Peygamber (sav)’in Veda haccı sırasında Ashab’a verdiği ihramdan çıkma emrinden istinbat ediyordu.”
Kaynak: Buhari, Megazi 77; Müslim, Hacc 206-208, (1244, 1245)
Hadis No : 1456
Ravi: Hafsa
Tanım: Resulullah (sav) zevcelerine, Veda haccı senesinde ihramdan çıkmalarını emretti. Ben: “Siz niye ihramdan çıkmıyorsunuz?” diye sordum. “Ben başımı telbid ettim, kurbanlığımı hazırladım, kurbanlığımı kesmeden ihramdan çıkamam” diye cevap verdi.
Kaynak: Buhari, Hacc 34, 107, 126, Megazi 77, Libas 89; Müslim,Hacc 186, (1229); Muvatta, Hacc 180 (1, 394);
Hadis No : 1457
Ravi: İbnu Abbas
Tanım: Resulullah (sav) (Veda haccında) umre için ihrama girdi. Ashabı ise (ra) hacc için ihrama girdi. (Mekke’ye varınca) ne Resulullah (sav) ne de beraberinde kurbanlıkları olanlar ihramdan çıkmadılar. Geri kalanlar ihramdan çıktılar.”
Kaynak: Müslim, Hacc 196, (1239)
Hadis No : 1458
Ravi: Nafi’
Tanım: İbnu Ömer (ra) dedi ki: “İhramlı kadın, ihramdan çıkınca, saç örgülerinin ucundan bir miktar kesmedikçe taranmaz. Şayet kurbanlığı varsa, kurbanı kesilinceye kadar saçından hiçbir şey kesemez.”
Kaynak: Muvatta, Hacc 163, (1, 387)