Hadis No : 3902
Ravi: Cabir
Tanım: Resulullah (sav) çekirgelere beddua etti ve dedi ki: “Allah’ım! Çekirgeleri helak et, büyüklerini öldür, küçüklerini helak et, nesillerini kes, ağızlarını geçimliğimiz ve rızkımızdan (uzak) tut. Sen duaları işitensin.” (Orada bulunan) bir adam: “Ey Allah’ın Resulü! Çekirgelere nasıl böyle beddua ediyorsunuz, onlar ki Allah’ın ordularından bir ordudur” dedi. Aleyhissalatu vesselam da cevaben: “Çekirge, denizdeki bir balığın hapşırığıdır” buyurdular.
Kaynak: Tirmizi, Et’ime 23, (1824); İbnu Mace, Sayd 9, (3221)
Hadis No : 3903
Ravi: Esma Bintu Ebi Bekr
Tanım: Biz, Resulullah (sav) zamanında bir at kestik. O zaman Medine’de idik. Hepimiz onu yedik.
Kaynak: Buhari, Sayd 24, 27; Müslim, Sayd 36, (1942); Nesai, Dahaya 33, (7, 231)
Hadis No : 3904
Ravi: Cabir
Tanım: Hayber(in fethi) zamanında at ve vahşi eşek eti yedik. Resulullah (sav) ehli eşek (etin)i yasakladı ve ata müsaade etti.
Kaynak: Ebu Davud, Et’ime 26, (3788); Nesai, Sayd 32, (7, 205); Tirmizi, Et’ime 5, (1794)
Hadis No : 3905
Ravi: İbnu Ömer
Tanım: Resulullah (sav) pislik yiyen (cellale) deveye binmekten ve sütünü içmekten men etti.
Kaynak: Ebu Davud, Et’ime 25, (3785, 3787); Tirmizi, Et’ime 24, (1825)
Hadis No : 3906
Ravi: İbnu Abbas
Tanım: Resulullah (sav) öldürülmek için hedef ittihaz edilmiş (ve mücesseme denilen) hayvanın yenilmesini, pislik yiyen (ve cellale denen) hayvanın yenilmesini, sütünün içilmesini ve su tuluğunun ağzından su içilmesini yasakladı.
Kaynak: Ebu Davud, Et’ime 25, (3786); Tirmizi, Et’ime 24, (1826); Nesai, Dahaya 44, (7,240)
Hadis No : 3907
Ravi: Zehdem İbnu Mudrib
Tanım: Ebü Musa (ra)’ya bir tavuk getirilmişti. Cemaatten birisi ayrıldı. (Ebu Musa): “Neyin var?” diye sordu. Adam: “Ben onu pis bir şeyler yerken gördüm ve tiksindim ve yememeye yemin ettim” cevabını verdi. Bunun üzerine Ebu Musa: “Yanaş ve ye! Zira ben, Resulullah (sav)’ı (cellale’yi) yerken gördüm” dedi ve adama, yemini için kefarette bulunmasını emretti.
Kaynak: Buhari, Zebaih 26, Humus 15, Megazi, 74, 78, Eyman 1, 4, 18, Kefaret 9,10, Tevhid 56; Müslim, Eyman
Hadis No : 3908
Ravi: Hilkam İbnu Telib
Tanım: Hilkam İbnu Telib rahimehullah babasından naklediyor “Resulullah (sav)’a arkadaşlık yaptım, yeryüzündeki haşerelerden herhangi birini haram ettiğini hiç işitmedim.”
Kaynak: Ebu Davud, Et’ime 30, (3798)
Hadis No : 3909
Ravi: Cabir İbnu Semüre
Tanım: Bir adam beraberinde ailesi ve çocukları olduğu halde Harra’ya indi. Bir adam: “Bir devem kayboldu, onu bulacak olursan yakalayıver” dedi. Adam onu buldu ama sahibini bulamadı. Deve hastalandı. Adamın karısı: “Onu kes (de mundar ölmesin) dedi. Ama erkek kabul etmedi. Deve öldü. Kadın bu sefer: “Derisini soy da etini, yağını kadid yapalım (güneşte kurutalım) ve yiyelim” dedi. Adam: “Hele, Resulullah (sav)’a bir soralım (da söylediklerim sonra yapalırniFdedi. Ona gelip sordu. Aleyhissalatu vesselam: “Seni ondan müstağni kılacak bir zenginliğin var mı?”diye sordu. Adam: “Hayır! yok” dedi. Resulullah da: “öyleyse onu yiyin” buyurdu. Ravi der ki: “Sonra devenin sahibi geldi. Durum kendisine anlatıldı. “Deveyi kesmedin mi?” dedi. Adam: “Senden utandım!” cevabında bulundu.
Kaynak: Ebu Davud, Et’ime 37, (3816)
Hadis No : 3910
Ravi: el-Fucey’el-Amiri
Tanım: Ey Allah’ın Resulü dedim, meyteden bize helal olan (miktar) nedir?” “Yiyeceğiniz ne (miktarda)dır” diye sordu. Biz: “Akşam ve sabah yiyoruz” diye cevap verdik.” Ebu Nuaym Mevla Ukbe der ki: “Ukbe bana bu ifadeyi açıkladı: “Bir bardak sabahleyin, bir bardak da akşam vakti demektir.” Dedi ki: “Durum bu, babamın hayatına yemin olsun bu yetmez!” Bunun üzerine Aleyhissalatu vesselam mezkur durumda meyteyi yemelerine ruhsat tanıdı.
Kaynak: Ebu Davud, Et’ime 37, (3817)
Hadis No : 3911
Ravi: Eşlem Mevla Ömer İbnu’l-Hattab
Tanım: Hz. Ömer’e: “Binekler arasında kör bir deve var!” dedim. Bana: “Onu bir aileye ver, ondan istifade etsinler” dedi. Ben “O kör olduğu halde (ondan istifade mi olur)?” dedim. “Onu deve sürüsüne katsınlar (otlamaya sürsünler)” dedi. Ben: “İyi ama arazide nasıl yayılacak?” dedim. “Bu hayvan cizye devesi mi sadaka devesi mi?” diye sordu. Ben, “cizye devesi!” deyince: “Vallahi siz bunu yemek istiyorsunuz” dedi. Ben de: “Üzerinde cizye devesi mührü var?” dedim. Bunun üzerine Ömer (ra) devenin kesilmesini emretti ve kesildi. Hz. Ömer’in yanında dokuz adet tabak vardı. Meyve, çerez her ne olsa ondan bu tabaklara koyup Resulullah (sav)’ın zevcelerine gönderirdi. Bu gönderdiklerinin en sonuncusu, kızı Hafsa’ya gönderdiği olurdu. Eğer bunda eksiklik olursa, kendi hissesinden tamamlardı. İşte bu devenin etinden de o tabaklara koydu ve Resulullah (sav)’ın zevcelerine gönderdi. Bu devenin etinden arta kalanın yemek yapılmasını emretti. Sonra Muhacir ve Ensar’ı ondan yemeye davet etti.
Kaynak: Muvatta, Zekat 44, (1, 279)
Hadis No : 3912
Ravi: Ömer
Tanım: Etten sakının. Çünkü onun hamr (içki) gibi tiryakiliği var. Ayrıca Allah, eti çok yiyen aile halkına buğzeder.
Kaynak: Muvatta, Sıfatu’n-Nebiyy 36, (2, 935)
Hadis No : 3913
Ravi: Cabir
Tanım: Ben, çarşıdan et almış hamala vermiş eve dönüyordum. Hz. Ömer (ra) yolda bana yetişip: “Bu da ne?”diye sordu. “Canımız et çekmişti, gidip bir dirhemlik et satın aldım” dedim. Bunun üzerine: “Canın birşey çektikçe gidip ondan alıyor musun? Herkese, israf olarak canının her istediğini yemesi yeter!” diye çıkıştı.
Kaynak: Muvatta, Sıfatu’n-Nebiyy 36, (936)